Dünyada 1 milyar 280 milyon, ülkemizde de 16 milyonu aşkın kişinin hipertansiyon hastası olduğu belirtiliyor. Bir başka deyişle, ülkemizde her 3 kişiden 1’i hipertansiyonla mücadele ediyor. Üstelik, yapılan son çalışmalar, hipertansiyonun artık 20’li yaşlarda, hatta 15-19 yaş aralığında bile giderek daha sık görüldüğünü ortaya koyuyor. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Turfan, hipertansiyonun gençlerde hızla yaygınlaşmasında modern hayatın getirdiği hareketsiz yaşam ve fast food tarzı beslenmenin önemli bir etkisi olduğuna dikkat çekiyor.
Hipertansiyonda erken teşhis ve tedavinin yaşamsal önem taşıdığını vurgulayan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Turfan, “Zira, geç kalındığında kalp yetmezliği, inme ve böbrek yetmezliği gibi ciddi komplikasyonlar gelişebilmektedir. Ancak hipertansiyon çoğunlukla organ hasarı oluşturuncaya dek belirti vermemektedir. Bu nedenle, gençlerin hiçbir yakınmaları olmasa bile 18 yaşından itibaren tansiyonlarını yılda bir kez ölçtürmeleri ve hipertansiyonun risk faktörlerinden biri bile varsa yaşam tarzlarını daha dikkatli planlamaları son derece önemlidir” diyor.
Prof. Dr. Murat Turfan, hipertansiyon yaşını öne çeken 8 etkeni anlattı.
Sodyum, toplumda bilinen adıyla tuz, damarların kasılmasına neden olarak tansiyonu yükseltiyor. Hipertansiyonun son yıllarda gençlerde daha sık görülmesinde, içeriğinde bolca tuz barındıran fast food gıdalara olan yönelim önemli bir rol oynuyor.
Nasıl önlem almalı?
Dünya Sağlık Örgütü, günlük 5 gramdan fazla tuz tüketilmemesi gerektiğine dikkat çekiyor. Yemeklerinizi tuz yerine baharat, limon veya sarımsakla tatlandırın. Fazla tuz içermeleri nedeniyle fast food ve paketli gıdalardan da kaçının.
Modern yaşamın sonucu olarak azalan fiziksel aktivite ve fast food tarzı tüketimin artması gibi faktörler nedeniyle obezite gençlerde hızla yaygınlaşıyor. Obezitenin yol açtığı en önemli sorunların başında ise hipertansiyon geliyor. Aşırı vücut ağırlığı kalbin daha fazla kan pompalamasına ve damar duvarlarının gerginliğinin artmasına, bu tablo da kan basıncının yükselmesine sebep olmaktadır. Vücut kitle indeksinde her 1 birimlik artış, hipertansiyon riskini yüzde 7 oranında artırmaktadır.
Nasıl önlem almalı?
Sağlıklı beslenerek ve düzenli egzersiz yaparak vücut kitle indeksinizi 18.5–24.9 aralığında tutmaya özen gösterin.
Sigara, damarların daralmasına ve damar içi hasara yol açabiliyor. Bu nedenle, sigara kullanan gençlerde hipertansiyon riski içmeyenlere göre yüzde 20 oranında daha fazla oluyor. Düzenli alkol tüketimi de kan basıncını yükselten önemli bir etkendir. Haftada 100 gramdan fazla alkol almak hipertansiyon riskini yüzde 40 oranında yükseltebilmektedir.
Nasıl önlem almalı?
Sigaraya hiç başlamayın, eğer kullanıyorsanız en kısa zamanda bırakın. Alkolü tamamen bırakın veya sınırlandırın.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, gençlerin yüzde 80’inden fazlası yeterince hareket etmiyor; boş zamanlarını cep telefonu ve tablet karşısında geçiriyor. Fiziksel aktivite eksikliği de damar sağlığını bozarak kan basıncını yükseltiyor.
Nasıl önlem almalı?
Haftada 150 dakika egzersiz yapan bireylerde risk yüzde 30 oranında azalıyor. Haftada en az 5 gün, günde 30 dakika yürüyüş veya kardiyo egzersizleri yapmayı alışkanlık edin.
Günümüzde, gençlerde genellikle teknoloji bağımlılığı, stres veya fazla kiloların neden olduğu uykusuzluk ile uyku apnesi gibi uyku bozuklukları da hipertansiyon yaşını öne çekiyor. Uykusuzluk ve uyku apnesi gibi uyku bozuklukları gece boyunca oksijen düşüklüğüne neden olmakta, bu sorun da hipertansiyonu tetiklemektedir.
Nasıl önlem almalı?
Uyku kalitesine dikkat edin ve horlama sorununuz varsa mutlaka uyku konusunda uzman bir hekime başvurun.
Günümüzde gençlerin stres oluşturan faktörlere fazla maruz kalmaları da hipertansiyonu tetikliyor. Zira, stres hormonları damarların büzülmesine yol açarak kan basıncını artırabiliyor. Yapılan çalışmalar, kronik stres yaşayan bireylerde hipertansiyon riskinin iki kat artabildiğini gösteriyor.
Nasıl önlem almalı?
Meditasyon veya gevşeme egzersizleri yaparak, yeni bir hobi edinerek stres yönetim becerilerinizi geliştirebilirsiniz.
Enerji içecekleri, özellikle de kahve gençlerin en çok tercih ettikleri içecekler. Ancak içeriklerinde bulunan kafein aşırı alındığında nabzı ve tansiyonu yükselten bir etkiye sahip. Örneğin, 400 mg’ın üzerindeki kafein (4 fincan kahve) tansiyonda ani artışlara yol açabiliyor. Enerji içecekleri de yaklaşık dört fincan kahve ile aynı miktarda kafein içeriyor.
Nasıl önlem almalı?
Günde 2-3 fincandan fazla kahve tüketmeyin, enerji içeceklerinden de kaçının.
Bazı böbrek hastalıkları vücutta sodyum ve sıvı dengesini bozuyor, bunun sonucunda kan basıncı yükseliyor. Yapılan çalışmalar, genç hipertansiyon hastalarının yüzde 15-20’sinde böbrek hastalığı olduğunu gösteriyor.
Nasıl önlem almalı?
Düzenli olarak yaptıracağınız kan ve idrar testleriyle böbrek sağlığınızı kontrol ettirin.