Günümüz gençliği için filtrelenmiş, kusursuz görünümlerden çok, gerçek cilt dokusu değerli. Akne, çil, yara izi gibi doğal görünümler asla saklanmıyor; hatta sosyal medyada ‘acne positivity’ gibi akımlar destekleniyor. Cinsiyet, ten rengi, vücut tipi fark etmeksizin herkes için güzellik anlayışı var. Özetle; Z Kuşağı için güzellik ‘doğal, dürüst, sürdürülebilir, kişisel, kapsayıcı ve ruhsal olarak iyi hissettiren’ bir yaşam biçimi.
Gelin hep birlikte yeni nesil güzellik kavramını, yeni güzellik trendlerini ve hayatımıza giren güzellik terminolojisini keşfedelim…
Güzellik rutinleri artık iyice gelişti. Az ama etkili ürün kullanmayı tercih eden yeni nesil, özellikle ‘less is more’ mottosu ile cildi yormayan, çok amaçlı ürünlere yöneliyorlar. Oldukça akıllı tüketici oldukları için de ürün seçerken marka isminden çok içerik listesine bakıyorlar. İçerikleri araştırarak ve ciltlerine en uygun olanları seçerek yol alıyorlar. Kimyasal yükü fazla ürünlerden uzak durmaya çalışıyorlar. ‘Temiz güzellik’ (clean beauty) akımı çok güçlü olduğundan bitkisel içerikli, vegan, cruelty-free ve çevre dostu ambalajlı ürünlere yöneliyorlar.
Özellikle son yıllarda, makyajdan çok sağlıklı, ışıltılı cilt trend oldu. Akne, egzama, hassasiyet gibi cilt sorunlarına özel medikal kozmetik çözümler yaygınlaştı. SPF kullanımı artık rutinlerin en temel parçası haline geldi. Hal böyle olunca yeni nesil de kişiselleştirilmiş rutinlerine ve kendilerine ciltleri konusunda zaman ayırmaya odaklandı. DNA testi, cilt analizi yapan cihazlar, online testlerle kişiye özel öneriler almayı seven Z kuşağı, ‘Bir başkasına iyi gelen bana da iyi gelir’ anlayışından uzaklaşıp kendi cilt tipine uygun seçim yapmayı doğru buluyor.
Yüksek teknoloji ile doğallığı birleştiren, çevre dostu, bireysel ihtiyaçlara hitap eden ve cilt sağlığını koruyan bilinçli bir cilt bakım anlayışı, Türkiye’de de yeni neslin tercih ettiği yaklaşım haline geldi.
Ev tipi LED maskeler, mikro akım cihazları, akıllı cilt tarayıcıları, cilt florasını güçlendiren formüller, hücre yenilenmesi ve yaşlanma karşıtı biyoteknolojik çözümler... Paraben, sülfat gibi zararlı içerikler yerine organik ve bitkisel ürünlere yönelim de artıyor. Zeytinyağı, nar çekirdeği yağı, gül suyu gibi yerel bileşenler popülerleşiyor. Ambalajlarda geri dönüştürülebilir ve kompostlanabilir materyallerde artış gözlemleniyor.
Z Kuşağı’nın güzellik terminolojisi, önceki kuşaklara göre çok daha dijital, yaratıcı ve sosyal medyadan beslenen bir dil içeriyor. Hem ürünleri tanımlarken hem de makyaj ve bakım trendlerini anlatırken özgün ifadeler kullanıyorlar. Kısa, sosyal medya ve pop kültür etkili, ayrıca etik ve doğal içerik odaklı ilerliyorlar.
Nasıl mı? Gelin yeni terimleri öğrenelim…