ARA
“Adet sancısı her ay yaşanan bir durum ama aslında normal değil. Eğer takviminizde her ay bu günleri işaretliyor ve o dönemde bir şey yapmak istemiyorsanız ve özellikle genç kızlarda okula gitmelerini engelleyecek düzeyde adet sancısı görülüyorsa bu normal değildir!” diyen Kadın Hastalıkları ve Tamamlayıcı Tıp Uzmanı Doç. Dr. Bahat, adet sancısıyla ilgili bilinmesi gerekenleri anlattı.
Adet sancısının nedene yönelik tedavi yapıldığında çok kısa sürede başarıyla ortadan kaldırıldığını belirten Doç. Dr. Pınar Yalçın Bahat, “Hiçbir zaman ağrı çekmek normal değildir” deyip uyarıyor: “Ağrı bir şekilde yaşamınızı etkiliyorsa, ister hastanede enjeksiyon yaptırın, ister bir tane ağrı kesici alın; siz adet sancısı yaşıyorsunuz demektir. Altında mutlaka bir patoloji vardır. Bazen nedeni endometriozis gibi ciddi bir sorun da olabilir, bazen susuz kalmak da. Hekiminizle belirleyeceğiniz bir tedavi ile adet sancısı kontrol altına alınabilir. Adet sancısı evlenince ya da doğum yapınca geçmez.”
Doç. Dr. Pınar Yalçın Bahat, ülkemizde kadınların ve genç kızların çoğunlukla yaşadıkları ağrıyı neden normalleştirme eğiliminde olduğunu ise şöyle açıklıyor: “Toplumda en fazla normalleştirilen ağrı tipi dismenore. Sorunun nedenlerinin başında çoğu zaman bu ağrıların benzer şekilde aile fertlerinde, annelerinde, kız kardeşlerinde ya da çevrelerinde de yaşandığına şahit olunması ve onların bunu normalleştirmesi geliyor. Dolayısıyla ağrı çeken kadın bir süre sonra bu ağrının olağan bir süreç olduğunu düşünüyor. Çoğu kez uzmana başvurduklarında da ‘Evlenince geçer’ ya da ‘Doğum yapınca geçer’ gibi cevaplar alıyorlar. Zamanla ağrıdan bahsetmenin kadın için bir zayıflık göstergesi olduğu düşüncesiyle özellikle okul hayatlarında ve iş yaşamlarında bu ağrıların üstünü kapatarak, çoğunlukla yoğun ağrı kesici kullanarak hayatlarını devam ettirmeye çalışıyorlar.”
Eğer regl olduğunuz zamanı takvimde işaretliyor, regl olduğunuzda ağrı kesici üzerine ağrı kesici içiyorsanız mutlaka bir kadın hastalıkları uzmanına başvurmalısınız çünkü doğal haliyle regl döneminde ağrı yaşamamalısınız.
Adet sancısının altında çikolata kisti hastalığı gibi kronik ilerleyici hastalıklar olabileceği gibi bu sorun su tüketim ağızlığı ya da magnezyum eksikliği gibi basit sebeplere bağlı olarak da oluşmuş olabilir. Bu nedenle erken tanı konulması çok önemlidir; tanı ne kadar erken dönemde konulursa, şikayet o kadar kısa sürede düzeltilebilir. Özellikle adet sancısı çeken kadınlarda, ağrı eşiğinin düşmesine bağlı olarak diğer ağrı tiplerinde örneğin baş ağrısı, bacak ağrısı gibi şikayetlerin de görülme oranının sağlıklı bireylere oranla arttığı gözlenmiştir. Özellikle okuyan genç kızların ve çalışan kadınların hayatlarını yüksek derecede etkileyen bu şikayet, ilk adetten sonra yapılacak jinekolojik muayeneyle erken dönemde kontrol altına alınabilir.
Adet sancısının tedavisinde ağrı kesici kullanılarak mevcut şikayetin üstü örtülmemeli ana kök sebep bulunmalıdır. Başta nöral terapi, akupunktur, çeşitli serum tedavileri gibi çeşitli tamamlayıcı tıp yöntemleriyle 2 ya da 3 seansta pek çok rahatsızlık tedavi edilebilmekte, endometriozis gibi hastalıkları olan bireylerde ise erken dönem doğal hormon tedavisiyle olumlu sonuçlar sağlanmaktadır. Unutmayın; adet sancısı adetten değildir.
