YAŞAM - ANNE - ÇOCUK

Çocuklarımızı cinsel istismardan nasıl koruruz?

Hepimiz için oldukça travmatik haberler aldığımız ve çocuklarımızın güvenliğinden endişe duyduğumuz bir haftayı geride bıraktık. Yaşadığımız dehşet ve üzüntünün yanı sıra, çıkarmamız gereken dersler de çok büyük. Biz ne kadar bilinçli olursak, çocuklarımızı da bir o kadar bilinçlendirebilir ve koruyabiliriz. Çocuklarımızı cinsel istismardan korumak adına dikkat etmemiz gereken temel noktalara bakalım.

profil
Duygu Karaer
20.02.2018
Çocuklarımızı cinsel istismardan nasıl koruruz?

Cinsel Bölgeleri Tanıtmak

Küçük yaşlardan itibaren çocuklarımıza, ‘burnun nerede’, ‘ellerin nerede’ diye sorularla, oyunlar eşliğinde vücutlarındaki birçok organın adını öğretiyoruz. Ama iş cinsel bölgelere geldiğinde, toplumsal tabular ve önyargılardan dolayı aynı rahatlıkta olamıyoruz. Araştırmalar ise tam tersi, çocuğunuza özel bölgelerin adını öğretmenin, bırakın ayıp ya da yanlış bir şey olmayı, başlı başına bir cinsel tacizden korunma yöntemi olabileceğini söylüyor.

İsimleri söylemekten ve ona göstermekten korkmayın ki, o da başına bir şey geldiğinde size aynı rahatlıkta gelip anlatabilsin. Çocuk için daha sevimli ve uygun olacağını düşünerek, cinsel bölgeler için takma isimler kullanmaktan kaçının. Vajina, penis, meme, popo gibi net ifadeler kullanın. Böylelikle, başına herhangi bir şey geldiğinde ve bunu bir yetişkine anlattığında, yanlış anlamalar sebebiyle geçiştirilmeden, rahatlıkla anlaşılabilir.

Kendini Korumayı Öğretmek

Kendini korumak dediğimizde, izni olmadan dokunmak, sarılmak, kucağına oturtmak, öpmek, okşamak veya fotoğrafını çekmek gibi mahremiyet içeren geniş bir alandan bahsediyoruz. Her kim olursa olsun, vücudundaki özel bölgelere hiç kimsenin dokunmaya hakkı olmadığını, anlatabileceğiniz en açık şekilde anlatın. Tam olarak ne tür davranışları ve hangi bölgeleri kastettiğinizi net bir şekilde isimlendirin. Bir yetişkinin niyetinden emin olamadığında neler yapabileceğini, çevredeki büyüklerinden yardım istemeyi ve derhal size bildirmesi gerektiğini açıklayın. Yaşına göre hikayeler, kitaplar, canlandırma oyunları bu konuda yardımcı olabilir.

Yakını olan, güvendiği, sevdiği kişiler dahi olsa, istemediği bir davranış, söz veya dokunmaya maruz kaldığında bunu kabul etmek zorunda olmadığını vurgulayın. “Hadi amcaya bir öpücük ver, kucağına otur” gibi diyaloglar kültürümüzün bir parçası. Ama biz bu tür durumlarda direttikçe, çocuklar, kimsenin üzülmemesi, kırılmaması veya sorun çıkmaması için mecbur hissetmek, sessiz kalmak gibi yollar tercih edebiliyor ne yazık ki. Sizler de yeri geldiğinde aile bireylerini ve yakınlarınızı nazikçe bilgilendirerek durumu açıklarsanız, öğrenmesi daha kolay olacaktır. “Biliyoruz ki onu çok seviyorsunuz ve yakınlık kurmak istiyorsunuz. Bir yandan bizler anne baba olarak, onun kişisel sınırlarına saygı duymak ve kendini korumayı öğretmek adına, o istemediğinde zorla bir müdahalede bulunmuyoruz. Bunun için sizin de yardımınıza ihtiyacımız var” gibi bir açıklama işinizi görebilir.

Ne Zaman Dikkat Etmeli?

Yakınlık derecesi, eğitim seviyesi, gelir düzeyi, yaş, cinsiyet, hiçbiri bir yetişkine emin olarak tamamen güvenmenize sebep olabilecek faktörler değil. Daha çok davranışlara ve tuhaf bulduğunuz hallere ilişkin gözlemler yapmanız gerekir. Biliyorum ki, çevrenizden yakın ya da uzak herhangi bir kişiyi cinsel taciz iddiasıyla suçlamak büyük bir şey. İnsan emin olmadan hiç kimseyi bu kadar ciddi bir zan altında bırakmak istemez, fakat unutmayın ki, çocuğunuzun da çok ciddi bir tehlike altında olma ihtimali var.

Şüphelendiğiniz bir yetişkin olduğu takdirde, öncelikle sağ duyulu kalarak, çok yönlü bir inceleme yapmalısınız. Davranışlarını, sevdiği aktiviteleri, çocuklarla ilişkisini gözlemleyebilirsiniz. Örneğin, çocuk oyuncaklarına, eşyalarına aşırı ilgi duyan, çevresindeki çocukları hediyeler vererek sık sık çevresine toplayan, onlarla yakınlık kurmaktan hoşlanan ve en önemlisi, hayatında, yetişkinlerden daha çok çocukların ön planda olduğu kişiler dikkat çekicidir.

Şunu da unutmamak gerekir ki, taciz her zaman yetişkinlerden değil, yaşıtı bir çocuk veya gençten de gelebilir. Böyle bir durumu fark ettiğinizde hemen çocuğun ailesiyle ve gerekli gördüğünüz yetkili mercilerle (okul yöneticileri, polis vb.) temasa geçmelisiniz.

Ev Ziyaretleri

Arkadaşının evine yollamak, dışarı bir aktiviteye yollamak konusunda aşırı katı kurallar koymak da, denetimsiz bir şekilde serbest bırakmak da iyi bir yol değil. Eğer aşırı korumacı olursanız, kaygı düzeyi yüksek ve güvensiz bir çocuk olarak büyüyebilir. Fakat, tabii ki tedbiri elden bırakmayacağız. Örneğin, evine yolladığınız arkadaşının anne ve babası nasıl insanlar? Evde başka kimler var? Oradan geldiğinde genellikle keyfi nasıl olur? gibi soruları etraflıca düşünerek karar verin.

Kalabalık bir evde birlikte bulunduğunuzda da, çok iyi tanımadığınız, güvenmediğiniz birisiyle onu yalnız oynamaya göndermemeli veya ara sıra fark ettirmeden kontrol etmelisiniz.

İyi Bir Gözlemci Olun

İlişkinizin genelinde o günü nasıl geçirdiği hakkında konuşmak, istenmeyen bir durum olduğunda onu yakalayabilmenizi kolaylaştırır. Alışageldiğiniz kişilik özelliklerinin dışında, aniden içine kapanma, öfkeli, üzgün, gergin, iştahsız veya uykusuz hallerini fark ettiğinizde mutlaka üzerinde durun ve bu durumu onunla konuşun.

Duygusal durumu kadar fiziksel açıdan da takip etmek önemli. Vücudunu onu rahatsız etmeyecek şekilde, banyo yaparken, giyinirken vb. kontrol edebilirsiniz.

Ona Güvenin ve Size Güvenmesini Sağlayın

Aranızda güvene dayalı açık bir ilişki ve her zaman önemle üzerinde durduğumuz güvenli bağlanma (konuyla ilgili yazımı buradan okuyabilirsiniz) varsa, ne yaşadığını sizinle paylaşması çok daha kolay olur. Hiçbir durumda, yaşananları diğer ebeveynden saklamak gibi bir hataya düşmeyin.  Aile içerisinde sır olarak tutmak, utanılması gereken bir şeyi olduğunu hissettirebilir ve bu, onun için ikinci bir travma olur. Anne ve baba olarak, ona inanacağınızı, ciddiye alacağınızı ve onu korumak üzere adımlar atacağınızı hissedebilmeli.

Eğer yaşananlar ortaya çıkarsa sizin zarar göreceğinizi düşünüyor olabilir, tehdit edildiği için korkuyor olabilir veya ona inanmayacağınızı hissediyor olabilir. Bunun olmasını önlemek adına bebeklikten itibaren bilinçli olarak, ona güvenen, güven veren ve koruyabilecek sağlamlıkta olduğunuzu hissettirmelisiniz. Çocukluktaki cinsel tacizlerin en travmatik etkisi, tacizin kendisinden ziyade, tacizi anlattığı yakınlarının onu anlayan ve koruyan bir şekilde tavır göstermemesinden kaynaklanıyor.

Yine araştırmaların gösterdiği çarpıcı gerçeklerden biri, çocuk bir taciz iddiasıyla size geliyorsa ve olayı, başka yerden öğrenip uyduramayacağı şekilde detaylarla anlatıyorsa büyük olasılıkla doğruyu söylüyordur. Tabii ki istisnalar olması mümkün ama bu şansa bırakılabilecek bir durum değil, o yüzden ne olursa olsun kulak verilmeli. Şayet anlattıklarının doğru olmadığı ortaya çıkarsa veya kendi itiraf ederse, yine yolunda gitmeyen bir şeyler olmalı ve çocuk hangi sebeple bu yalanı söylüyor diye araştırmalıyız.

Taciz, tecavüz, istismar, hepsi çok büyük insanlık suçlarıdır. Ne çocuklar ne de bizler susmamalı, var gücümüzle sesimizi çıkarmalıyız. Ve unutmayın ki, çocuklar, siz anne babaların gücüyle, desteğiyle, kol kanat germesiyle bütün travmalarla baş edebilir, iyileşebilir ve sağlıklı bireyler olarak yetişebilir.

Önceki ve Sonraki
Haberler
istanbul psikolog psikolog