İYİ HİSSET - SAĞLIK

Kış diyetinin 8 püf noktası

Soğuk kış günlerinde fiziksel aktivitenin azalması, havaların erken kararmasıyla daha mutsuz ve depresif hissedilmesi, evde geçirilen sürenin uzaması ve abur cubur tüketiminin artması derken kilo alımı hızlanıyor.  Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Sungur, kışın iştah kontrolünde zorlanma yaşandığını ve yeme ataklarının arttığını belirtirken, buna karşın beslenme alışkanlıkları ve günlük yaşam tarzında bazı basit ama etkili değişikliklerle bu sorunun üstesinden gelinebileceğini, hatta ayda 2 ila 4 kilo verilebileceğini söylüyor. Sungur, kış diyetinde dikkat edilmesi gereken 8 kuralı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu… 

Kış diyetinin 8 püf noktası

Kış mevsiminde havaların soğumasıyla birlikte vücut kendi ısısını korumak için daha fazla enerji yakmaya başladığından bu da daha fazla yemek yeme ihtiyacına neden oluyor. Kilo alımını engellemek için mutlaka öğünlerin düzenli olması, ana öğünlerin dışında sağlıklı proteinden zengin ara öğünler yapılması gerekiyor. Artan enerji ihtiyacınızdan dolayı uzun süre aç kalmayın. Herkes 3 ana 3 ara öğün şeklinde beslenmek zorunda değil. Açlık durumunda vücudunuzu dinleyerek kendi öğün sayınızı kendiniz belirleyin. Özellikle ikindi vakti mutlaka bir ara öğün yapın. Ara öğün olarak meyve ile kuruyemiş veya meyve ile süt ürünü (süt, yoğurt veya kefir) tercih edebilirsiniz.

Kışın artan hastalıklara karşı bağışıklığı güçlendirmek için C vitamini ve antioksidandan zengin besinler tüketilmesi şart. Portakal, mandalina, kivi, nar ve greyfurt (bazı tür ilaç kullananlar greyfurt ile ilaç etkileşimine dikkat etmeli) C vitamininden zengin meyveler olarak öne çıkarken; mor lahana, turp, havuç, kereviz, brokoli ve karnabahar da C vitamini ve antioksidan içeriği yüksek kış sebzeleri arasında yer alıyor. Kışın bağışıklığı güçlendirmenin yolu, sağlıklı beslenmeden geçiyor. Günde 5-7 porsiyon sebze ve meyve tüketilmesi, ceviz, badem, fındık ve fıstık güçlü antioksidan özelliği olan, aynı zamanda E vitamini içeren yağlı tohumların da ihmal edilmemesini gerekiyor.


Akşam yemeğinin en geç 19:00’da sonlandırılması ve ev yemekleri tüketilmesi gerekiyor. Kışın evde geçirilen vaktin artmasıyla televizyon ve bilgisayar karşısında yağlı, kalorili ve şekerli besinlerin tüketimi artıyor. Ancak kesinlikle bu yanlışa düşmemek, yemekleri evde sağlıklı yöntemlerle hazırlamak ve dışarıdan fast food tarzı yemekler sipariş vermemek gerekiyor. Aksi taktirde kışın kilo alımının hızlanması kaçınılmaz oluyor.

Kışın terleme oranının ve hareketin yaz aylarına göre azalması nedeniyle su tüketimi azalıyor. Oysa metabolizmanızın düzenli çalışabilmesi, iştah kontrolünün sağlanması ve sağlıklı kilo verebilmek için yeterli su tüketimi kritik rol oynuyor. Yetersiz su tüketimi, kilo alımı ve yorgunluğa neden oluyor. Günlük su ihtiyacınızı kilo başına 30 ml’den hesaplayarak belirleyebilirsiniz. Örneğin 60 kg ağırlığında biriyseniz, sizin için günlük 60x30=1800 ml su tüketimi yeterli olacaktır.


Sağlıklı kilo vermenin olmazsa olmazlarından biri de hareket! Oysa kış aylarında havaların soğuması, eve/işe giderken yürüme veya akşamları düzenli yürüyüş alışkanlıklarından uzaklaşılmasına neden oluyor. Yine yaza oranla sosyal aktivitenin azalmasına bağlı evde daha fazla vakit geçirilmesiyle televizyon karşısında atıştırmalıklara ve abur cuburlara yönelmeler artabiliyor. Tüm bunlar da kilo alımına neden oluyor. Sağlıklı beslenmenin yanı sıra düzenli egzersiz yaparak ya da haftanın üç günü en az 45 dakika yürüyerek sağlıklı kilo verebilirsiniz.

Kışın güneş ışığından yeteri kadar faydalanamamak serotoninin (mutluluk hormonunun) sentezini azaltıyor. Serotonin azalması ise depresyon yanı sıra iştahta artışa ve aşırı karbonhidrat tüketme isteğine neden oluyor. Serotonin seviyesinin artmasına yardımcı olmak için stresi azaltıcı özelliği bulunan yulaf ezmesine beslenmenizde yer verebilirsiniz. Ara öğününüzde veya haftada bir-iki gün kahvaltıda üç yemek kaşığı yulaf ezmesini ister sütle pişirerek yulaf lapası şeklinde, isterseniz de pişirmeden yoğurt ile tüketebilirsiniz. Yulaf ezmesi dışında serotonin üretimini destekleyen besinler somon, ananas, hindi eti, yumurta, süt ve süt ürünleri, muz, kuruyemişler ve soya ürünleridir.


Vücuttaki hormonal dengenin ve iştah kontrolünün sağlanması açısından yeterli uyku çok önemli. Uykusuzluk durumunda açlık hormonu ghrelin artarken, kilo kontrolü sağlayan leptin hormonu azalıyor. Vücut yüksek kalorili besinlere ihtiyaç duyuyor. Uykusuzluk kişinin duygu durumunu da olumsuz etkilediğinden yeme ataklarına neden oluyor. Yeterince uyumak hem kilo kontrolü sağlamakta, hem de kilo verme sürecinde büyük önem taşıyor. Uyku ihtiyacı kişinin yaşına ve bireysel ihtiyaçlarına göre değişse de günde ortalama 7-8 saat kadar uyumaya özen gösterin.

Özellikle yeşil çay metabolizmayı hızlandırıyor, öğün sonrası tüketildiğinde kan şekerinin hızla yükselmesini önlüyor ve kilo vermeye destek oluyor. Günde bir fincan yeşil çay tüketmekte fayda var, ancak hipertansiyonu olanların doktora danışarak tüketmeleri gerekiyor. Baharatlardan özellikle zerdeçal, zencefil, karabiber ve pulbiberin antioksidan özelliği ve metabolizmayı hızlandırıcı etkisi bulunuyor. Yemeklerdeki tuz miktarını azaltıp baharatlara daha fazla yer vererek baharatların antioksidan ve metabolizmayı hızlandıran etkilerinden faydalanabilirsiniz.


Önceki ve Sonraki
Haberler