YAŞAM - ANNE - ÇOCUK

Nil emziği bıraktı!

Herkese merhaba, uzun bir yaz tatilinden sonra bende çocuklarla ilgili güzel gelişmeler var. Yaz tatilinin bitmesi ile biz de herkes gibi İstanbul'da düzenimizi oturtmaya başladık. Geçtiğimiz haftalarda Instagram hesabımdan duyurmuştum. Nil emziği bıraktı :) Bizim için hiç beklenmedik bir anda oldu. Bunu nasıl yaptık? Nil emziği nasıl bıraktı? Bugünkü yazımda size bunu anlatacağım.

profil
Buse Terim
9.09.2019
Nil emziği bıraktı!

Aslında bu şekilde aniden olabileceğini hiç düşünmemiştim. Daha uzun zamana yayarak ve adım adım bırakır diye düşünüyordum. 3 hafta önce evde birlikte oyun oynarken ona 'Niloş şu emziğini atalım mı artık?' dedim 'tamam' dedi ve birlikte evin balkonundan aşağıya emziğini attık. 'Bye bye emzik' dedi. Ama bunu yaparken sanki bu da oynadığı bir oyunmuş gibi hissettiğini düşünmüştüm. Nil'in emziğe en çok ihtiyaç duyduğu anlar uykuya geçme anlarıydı aslında. Gün içinde uyku zamanları haricinde çok fazla ihtiyaç duymuyordu. Hem öğlen hem akşam uyuduğu için ve emme refleksi onun uykuya geçmesini kolaylaştırdığı için emzik 3 yıldır onun uyku rutininin önemli bir parçasıydı…

Zaten emziği 3 yaşına girdikten sonra mutlaka bıraktırmayı düşünüyordum. Çünkü kullandığı emzik artık ciddi anlamda yıpranmıştı ve başka hiçbir emziği de kabul etmiyordu. Dişleri, damak yapısı, ağzı tam anlamıyla gelişirken bunu emzik kullanımı ile daha da geriye götürmek istemiyordum. 

Biz emziği 'bye bye' diyerek attıktan sonra öğle uykusu zamanı geldi. Tabii ki 'emziğimi istiyorum' diye ağlama krizlerine girdi :) Ama ona emziğini attığını, ‘bye bye’ dediğimizi ve artık oradan alamayacağımızı söyledim. Ağlamaya devam ettikçe ben aynı cümleyi tekrarladım. Kendi isteği ile emziğini attığını hatırlattım. Nitekim o gün öğlen emziksiz uyumayı başardı. Ben de ‘bunu başardıysa tamamdır, bu işi kurtardık’ dedim. Uyandığında tekrar ağlama krizine girdi. Yine ‘ben emziğimi istiyorum’ dedi. Hiç kızmadım, hiç sinirlenmedim ve bu sefer aynı açıklamayı tekrar da etmedim. Bunun için duyduğu üzüntüyü içinden atması için ağlamasına izin verdim. Sadece sarıldım ve onu anladığımı hissettirmeye çalıştım. Nil özelinde, bazı şeyler için ısrar ettiğinde üstüne gitmeden sadece duygularını akıtmasına ve rahatlamasına izin vermek böyle zamanlarda çok işe yarıyor. Çünkü özellikle kriz halinde ağlarken anlatmaya çalıştığım şeyi zaten anlamak istemiyor. 

Sonra oyuna daldı ve unuttu. Akşam uyku vakti geldiğinde ise öğle uykusuna geçmeden önceki kadar olmasa da biraz ağladı. Babası eve geldiğinde 'baba ben emziği bıraktım' dedi. Aslında ağlasa da ne olduğunun o da farkındaydı. Çocuklar bence bizden çok daha zekiler ve biz bazen bunu unutuyoruz :) Ertesi gün hiç ağlamadı ve birkaç kez emziğini sordu. Ama uykuya bir önceki güne göre emziksiz olarak çok daha rahat geçti. 3. günden sonra ise emzik kelimesini bir daha duymadık. Uzmanların çocuklar için söylediği '3 gün' kuralının çok etkili olduğunu düşünüyorum. Alışkanlıklarını bırakma konusunda 3 gün dayanırsanız sonrasında gerçekten çok daha kolay vazgeçiyorlar. 

Ben bu yazıyı hazırlarken Nil bezi de bıraktı :) Bunu ayrıca başka bir yazıda anlatacağım. Bezsiz tuvalet dönemi çok apayrı bir dönemmiş gerçekten :) Şimdi emziksiz çok daha konuşkan bir Nil var karşımızda ve bu çok hoşumuza gidiyor :) Umarım sizler de bu süreçten geçiyorsanız en kısa sürede kolayca ve sancısız atlatırsınız. 

Bez yazısı ile görüşmek üzere :) 
 

Önceki ve Sonraki
Haberler
istanbul psikolog psikolog