MODA - ÜNLÜLER

Yüksek Sosyete’nin setine gardırop baskını

Hazar Ergüçlü, Meriç Aral, Engin Öztürk ve Ozan Dolunay’ın oynadığı ve şıklıklarıyla her hafta bu kez ne giyecekler diye beklediğimiz dizinin styling’ini yapan Burak Sanuk, her bir karakter için gerçek hayattaki gibi bir gardırop hazırlıyor.

 Yüksek Sosyete’nin setine gardırop baskını

Aslında biz çok yakından tanıyoruz Burak’ı bu yüzden siz de tanıyın istedik. 4 yıldır markalar, diziler ve ünlüler için moda editörlüğü yapan Burak Sanuk, sektörde işini en güzel yapan, her detayıyla ilgilenen, yaptığı iş içine sinene kadar kafa yoran az sayıdaki insanlardan biri. E hadi! Tanıştıralım o zaman karşınızda Burak Sanuk.

Hikayenin en başından başlayalım istersen. Nasıl başladın bu işe, nasıl karar verdin?

Bireysel detaylarla zenginleşen görünümler her zaman dikkatimi çekiyordu. İnsanların ne giydiğine dair analizler yaptığımı, kendi görünümümde fark yaratmak için buna kafa yorduğumu fark ettim. Bu tutkunun her geçen gün artması benim hayatımda moda ve modaya dair her şeyin gücünü gösteriyordu sanırım… Üniversite yıllarında, çevremin de modaya olan ilgimi fark edip beni cesaretlendirmesiyle, birçok seti deneyimleme fırsatım oldu.

Ama tabii, üniversite dönemi bittiğinde her yeni mezun gibi ben de kurumsal bir hayatın arayışı içerisinde oldum. Bu süreç beni farklı markaların marka danışmanlığı ile ilgili çalışmalara götürdü. Ardından işin üretim tarafında olmaktansa, vitrininde yaratabileceklerimi, dergiler ve markalara moda danışmanlığı yaparak daha mutlu olacağımı gördüm. Yaklaşık dört senedir, çeşitli mecralarda moda editörlüğü yapıyorum. Bu çalışmalarla yarattığımız hikayeleri hayata geçiriyoruz ve sürekli kendini yenileyen bir dünyanın karakterlerine hayat verebilmek beni çok heyecanlandırıyor. Kurucu ekibinde yer aldığım Based Istanbul dergisi hayal gücümüzün sınırlarını zorlayabileceğimiz alternatif bir mecra yarattı. Birçok ünlünün stil danışmanlığını zaten yapıyorum. Son dönemde ise bu çalışmalarıma bir yenisi eklendi. Şimdi, Yüksek Sosyete dizisi için moda danışmanlığı yapıyorum.

Yüksek Sosyete dizisi ile ilgili sohbet etmek için bir araya geldik. Yaz aylarında başlayan ama yaz dizisi olarak kalmayacak ve başarısı ile yeni sezonda devam edecek dizinin styling’ini sen yapıyorsun. Hangi oyuncuları giydiriyorsun?

Dizinin 4 başrol oyuncusu olan Hazar Ergüçlü, Engin Öztürk, Meriç Aral ve Ozan Dolunay’la çalışıyoruz. Tarzlarıyla dizinin genç ve dinamik yönünün altını çiziyoruz.  

Dizilerdeki kıyafetler oyuncuların karakterlerinin izleyiciye yansımasında büyük önem taşıyor. Her bir karakterin tarzını belirlerken neye göre ilerliyorsun?

Dizinin yaratmaya çalıştığı dünyanın en büyük tamamlayıcısının görünümler olduğunu düşünüyorum. Styling’i sadece kıyafetleri ile sınırlı tutmuyor, karaktere tavrını verecek, görünümü tamamlayacak her detayı özenle çalışıyoruz. Bu analizleri yapabilmek için senaryo ekibinin hazırladığı notlar, yönetmen ve oyuncuların katılımıyla gerçekleşen okuma provaları ilk başta yaptığımız ön çalışmaları oluşturuyor. Hikayenin ve karakterin gelişimi, oyuncuların karaktere kazandırdığı ruh da tamamlayıcılarımız. Burada esas olan bir ekip olabilmek ve hayali kurulan dünyayı özümseyip, gerçekleşmesi için birlikte çalışmak.

Bir de setten öncesi var tabii. Dizi gardırobu nasıl oluşuyor? Kıyafetlerin sete gelmeden önce bir macerası var. Dizi yayına girmeden önce bizim bilmediğimiz hangi aşamalardan geçiyor?

Dizideki her karakterin gerçek hayattaki gibi bir gardırobu var. Sizin de söylediğiniz gibi… Bizler yaptığımız analizde her karakterin birbirinden ayrışması ve kişilik özelliklerinin ortaya çıkması için bir kıyafet tavrı belirliyoruz. Bu da zaman içerisinde onlara belirli bir gustosu olan gardırop kazandırıyor. Çekimler öncesinde yaklaşık bir ay süren bu çalışmanın ardından biz her karakterimizin neyi tercih edip edemeyeceğini biliyoruz. Bu süreçte dizimizle işbirliğinde olan sponsor markalarımız bizim en büyük destekçimiz oluyor. Her yeni bölümde değişen hikaye içerisinde kendisini geliştiren bir gardıroba dönüşüyor bu süreç, hikayenin gereklilikleri ile ortaya çıkan “look”lar için gerekli parçaları tamamlamak üzere her hafta düzenli olarak çalışmalarımızı yapıyoruz.

“Cansu’nun masum ve doğal tavrı etrafında şekillendirdiğimiz stili, genç ve özgün nüanslarla tamamlanıyor.”

Gelelim aslında buseterim.com.tr okuyucuların merakla beklediği konuya. Dizinin daha birinci bölümünden beri Hazar Ergüçlü’nün hayat verdiği Cansu karakterinin stili çok beğeniliyor. Cansu’nun styling’inde en önemli anahtar kelimeler neler?

Hazar’ın oynadığı Cansu karakteri, zengin bir aileden geliyor. Bu Cansu’nun stilindeki moda algısını direk olarak güçlendirmemize olanak sağlayan bir artı bizim için. Cansu’nun masum ve doğal tavrı etrafında şekillendirdiğimiz stili, genç ve özgün nüanslarla tamamlanıyor. Stil kodlarında yüksek bel mini şortlar, crop toplar, moms fit jean’ler, boyfriend gömlekler gibi trendlerle paralellik gösteren yaklaşımlar var. Cansu’da aksesuar kullanımlarına özen gösteriyoruz çünkü kıyafetleri kadar aksesuarları da ailesinin gücünü ve hayat tarzını yansıtabileceğimiz noktalar.

Biz bu sohbeti gerçekleştirirken dizinin yedinci bölümünde bir davet sahnesi için hazırlandınız, bu akşam yayınlanacak. Davet sahneleri de izleyicinin en çok merak ettiği sahneler. Bu sahneler için hazırlıklar daha mı zorlu geçiyor?

Diziler için bu tarz büyük davetlerin gerçekleştirildiği bölümler hikayenin akışının pik yaptığı olayları da beraberinde getiriyor. Bu sahnelere özel kostümler hazırlıyoruz. Burada ağırlıklı olarak Türk tasarımcıların couture parçaları tercihim. Bu sahne için Cansu karakterine, farklı tasarımcılardan parçalar seçtik, yaptığımız fitting sonucunda da Cansu’yu en doğru yansıtan parçaya ulaştık. Tercihim, Özgür Masur’un pudra rengi couture elbisesi oldu. Davete katılan bir diğer karakterimiz ise Engin Öztürk’ün oynadığı Kerem’di. Onun için de sponsorlarımızdan Cacharel’in exclusive cut smokinini tercih ettim.

Kendi Instagram sayfanda da dizi looklarını paylaşıyorsun zaten ve kıyafetleri nereden aldığını takipçilerinle sürekli olarak paylaşıyorsun. Bu da işini ne kadar samimi yaptığını gösteriyor. Kıyafetler dizide kalmıyor, insanlara ulaşıyor böylece. Peki Cansu’nun kıyafetlerini her zaman birlikte mi seçiyorsunuz? Sizin hazırladığınız bir kıyafete “Bunu giymem” diyebiliyor mu?

Senaryonun gerektiği tavırda hazırladığımız look’lar için birlikte styling yapma ya da seçim yapma gibi bir durum söz konusu değil. Sette herkesin kendi görev ve sorumlulukları çerçevesinde kolektif bir çalışma söz konusu. Birbirimizin kararlarına saygı duyuyoruz, fitting’de look’lar üzerinde değişiklik yapma durumu olabiliyor ama bu “ben bunu giymem” tavrında değil, kıyafetin istenildiği gibi durmaması, karakteri ve hikayenin ruhu yansıtan parçalarla değiştirilmesi üzerinden oluyor.

“Senaryodaki sürprizler stile de yansıyor.”

Karşılıklı güven yaptığınız işi pekiştiren en önemli duygu zaten. Alışveriş yapacağınız markaları nasıl belirliyorsunuz?

Bu aslında tamamen bir bireyin alışveriş hikayesi ile aynı. Karakterlerimiz ve onların tavrına uyan stil kodlarımız var. Bunları göz önünde bulundurduğumda, her karakter beni otomatik olarak kendi mağazasına ve modasına götürüyor.

Serüveniniz mağazalarda başlıyor, parçalar seçiliyor, sette oyuncuların giydirilmesi yapılıyor. Ama bu noktada bitti sanılan iş bitmiyor. Biz bugün buna şahit olduk. Bize biraz anlatır mısınız, oyuncular, kıyafetlerini giydikten sonra sizi neler bekliyor ?

Oyuncularımızın kostümlerini giymesi kadar onları doğru taşımaları da önemli. Hareketli bir iş yapıyoruz ve bundan dolayı çekim boyunca kostümü monitörde sürekli takip ediyoruz. Bazen küçük müdahalelerle görünümlerini taze tutmamız gerekebiliyor.

Cansu’nun yeni sezonda stilinde herhangi bir değişiklik olacak mı, biraz tüyo alabilir miyiz acaba? Yoksa hep aynı çizgide devam mı edecek?

Cansu’nun oturmuş bir stili ve kendine has bir tavrı var. Biz stilindeki bu gerçekçi yaklaşımı koruyacağız. Senaryonun bize getirdiği sürprizleri stiline yansıtacağız.

Dizi boyunca Cansu’nun en sevdiğiniz kıyafeti hangisi oldu, diye bir soru sorsak çok mu zor olur?

Cansu’yu henüz ikonikleşecek görünümlerinin olduğu sahnelerde çok görmedik. Şu döneme kadar ağırlıklı olarak hikayenin gerektirdiği günlük planlarımız oldu. İlk bölümde Cansu’nun Mert’le buluşmaya giderken giydiği spaghetti askılı siyah Museum of Fine Clothing elbisesi ve oradaki naif tavrı, karakteri ilk günden seyirciye çok doğru bir şekilde aktarıyordu.

Önceki ve Sonraki
Haberler
istanbul psikolog psikolog